13 Ekim 2012 Cumartesi

tarihi hikaye(Bâyezid'i Veli'ye Suikast)

Bâyezid'i Veli'ye Suikast
''... Pirlepe'ye hareket edildiği sırada dev yapılı bir nankör, kalender kılığına bürünüp, cihanın temeli olan padişah'ın yolu üzerinde bekleyip fırsat kolladı. Şöyle ki, ayağı uğurlu padişah, ol kalenderin durduğu dar yola girip ilerlerken, elindeki urganı Devletli Sultan'a attı...
Padişahın üzengisi dibinde hizmetle şereflenen solakları (muhafızları), keskin kılıcıyla dağıttı... Az kaldı ki, sultanın keremli vücuduna bir zarar erişegöre... O anda mübarek yüzlü vezir İskender paşa, çelik şeşperiyle (beş gülleli çekiç) o şaşkın kalenderin, boş hayellerle dolu kellesini hurdahaş ediverdi... Herifi nâşerif, anında yere yığıldı. Bu halde yetişen kılıç ehli de, kılıç üşürüp o devletsizi pâre pâre edip, kanını hedere yeldiler...
Devletin başı olan Soltanı, canları gibi korumak varken; özlerini bir an için zamanın yeline kaptıran o solakları, perişan eylemek gerekir iken, uyanık fikirli ve güzel huylu padişah, nefsini gazab ateşlerinden korumayı yeğ gördü. Ancak ûlûfelerini kestirmekle, vazifelerinden azil ile yetindi...
Bundan böyle Divânı Hümayûn kurulduğu zamanlarda, cihanı gölgeleyen Otağı Hümayûn'u kollayan hizmerkârların dahi, kılıç kuşanarak hazır bulunmaları ve fedai veya kalender meşreb âdemlerin gözlenmesi ferman buyruldu...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder